Özet: SAĞMIŞ C, Van Yüzüncü yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Göğüs Hastalıkları Kliniğine Başvuran GOLD Sınıflamasına Göre Evrelenmiş KOAH Tanılı Geriatrik Hastaların, Geriatrik Depresyon Ölçeğine Göre Depresyon Şiddetinin KOAH Evrelerine Göre İncelenmesi, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Aile Hekimliği Anabilim Dalı, Uzmanlık Tezi, Van, 2022. Amaç: KOAH tanılı olup depresyon ilişkili semptom ve şikayetlerle Aile Hekimliği polikliniklerine başvurular sık görülmektedir. Ayrıca geriatrik yaşlardaki popülasyonda her iki hastalığa bağlı bulgularla başvurular sıklıkla görülmektedir. Çalışmamızın amacı; geriatrik hastaların kliniğe başvurularında sahip oldukları depresyon ilişkili bulgularının, KOAH nedenli olabileceği olasılığının yanı sıra, yaşlılara has depresyon semptomlarının da ayrıca değerlendirilerek KOAH şiddeti ile depresyon şiddeti arasında anlamlı bir ilişki olup olmadığının saptanmasıdır. Ayrıca GOLD Sınıflaması göz önünde bulundurularak Göğüs Hastalıkları Hekimlerinin, geriatrik KOAH hastalarının takibinde depresyon olasılığını öngörmelerine yardımcı olunması amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Araştırmamız; Van Yüzüncü yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Kliniğine bağlı servis ve polikliniklere başvuran geriatrik yaşlardaki KOAH tanılı hastalarda gerçekleştirilmiştir. Çalışma tanımlayıcı ve kesitsel tiptedir. Çalışma; 01.02.2023 01.05.2023 tarihlerinde Van Yüzüncü yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Kliniğine bağlı servis ve polikliniklerde takip ve tedavi için bulunan hastalarla yürütülmüştür. Çalışmamız, 115 hastaya ulaşmayı hedeflemiş, çok daha fazla sayıda hastaya ulaşılmış ancak 116 hasta araştırmamıza katılmayı gönüllü olarak kabul etmiştir. Anket, Dr Celal Sağmış ve İntörn Dr. Diyar Varışlı tarafından hastalarla birebir konuşularak doldurulmuştur. Anket içeriği; hastaların sosyodemografik özellikleri, sahip oldukları tanıları, GOLD Sınıflamasına göre KOAH klinik durumları ve depresyon hastası olup olmadıklarını ve varsa depresyon şiddetlerinin anlaşılması için yapılan Geriatrik Depresyon Skalasının muhtevası olan 30 sorudan oluşmaktadır. Veriler IBM SPSS İstatistik 20 programı kullanılarak sayı, yüzde, ortalama, standart sapma, en küçük ve en büyük şeklinde değerlendirilmiş, istatistiksel analiz yapılırken, korelasyon analizleri tamamı normal dağılım gösteren verilerimiz için Pearson katsayısı ve Ki-Kare Testi kullanılmış ve p<0.05 değeri istatistiksel olarak anlamlı kabul edilmiştir. Çalışmanın etki büyüklüğü 0.3 ve gücü %90 olarak alınmıştır.Bulgular: Doğrudan hekimler tarafından uygulanmış olan araştırmamızda 116 hasta katılmıştır. Bunların 73’ü (%62,9’u) erkek ve 43’ü (%37,1’i) kadındır. Hastaların kaç paket yıl sigara maruziyeti yaşadıkları cinsiyetlerine göre korelasyonları değerlendirildiğinde yüksek anlamlılık düzeyinde (p= 0,000) ve orta derecede korele olarak (spearman korelasyon katsayısı= 0,663) çoğunlukla erkeklerin sigara maruziyeti yaşadıkları görülmüştür. Erkek ve kadın cinsiyetlerinin biomass ve sigara kullanımına göre belirgin şekilde ayrışmaları nedeniyle, sigara ve biomass maruziyetini birleştiren yeni bir parametre oluşturulmasına karar verilerek sigara maruziyeti paket/yıl + biomass maruziyeti yıl olarak toplanarak “toplam maruziyet paket/yıl + yıl “olarak oluşturulduğunda cinsiyetler arasında anlamlı fark olmakla beraber, cinsiyetlerine göre hastaların maruziyetlerinin KOAH şiddetiyle korelasyonları arasında hiçbir fark görülmemiştir. Hastaların Göğüs Hastalıkları hekimi tarafından belirlenen GOLD Sınıflamasına göre KOAH şiddetleri açısından klasifiye edildiğinde 28 kişi A (%24,1), 45 kişi B (%38,8), 21 kişi C (%18,1) ve 22 kişi D sınıf (%19) KOAH hastası oldukları bulunmuştur. GDS(Geriatrik Depresyon Skalası) sonuçlarıyla depresyon durumları değerlendirildiğinde 0- 10 arasında skorları olup normal olan kişilerin sayısı 30 (%25,9), 11-13 aralığında olup olası depresyon olarak tespit edilenler 16 kişi (%13,8), 14-20 aralığında bulunarak depresyon hastası oldukları değerlendirilenler 39 kişi (%33,6) ve 21-30 aralığında skorlanıp şiddetli depresyon olarak değerlendirilenlerin sayısı 31 (%26,7) olarak bulunmuştur. GOLD Sınıflamasına göre KOAH şiddetiyle GDS skalasına göre depresyon şiddetleri korelasyonu değerlendirildiğinde veriler anlamlı olup (p=0.01), zayıf koraledir (pearson korelasyon katsayısı= 0,302). Sonuçlar: Araştırmamızda GOLD sınıflaması kullanılarak değerlendirilen KOAH hastalarının GDS’ye göre depresyon şiddetleri karşılaştırıldığında, zayıf pozitif korele olarak depresyon şiddetlerinin KOAH şiddetiyle benzer olarak arttığı görülmüştür. Bunun yanı sıra tüm KOAH hastalarının, toplumdaki genel sıklığın 3 katı kadar daha fazla depresyon hastası oldukları görülmüştür. Bu bakımdan bütün KOAH hastalarının depresyon açısından değerlendirilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.

Abstract: SAĞMIŞ C, Evaluation of Depression Severity According to Chronic Obstructive Pulmonary Disease Stages According to Geriatric Depression Scale in Geriatric Patients with Chronic Obstructive Pulmonary Disease Staged According to GOLD Classification who applied to Van Yüzüncü Yıl University Medical Faculty Hospital Chest Diseases Clinic, Van Yüzüncü Yıl University, Faculty of Medicine, Family Medicine Department, Specialization Thesis, Van, 2022. Aim: Patients with a diagnosis of COPD are frequently admitted to Family Medicine outpatient clinics with depression-related symptoms and complaints. In addition, presentations with findings related to both diseases are frequently seen in the geriatric population. The aim of our study; The aim of this study is to determine whether there is a significant relationship between the severity of COPD and the severity of depression by evaluating the depression-related symptoms of geriatric patients when they apply to the clinic, as well as the possibility of COPD causes. In addition, considering the GOLD Classification, it is aimed to help Chest Health Physicians to predict the possibility of depression in the follow-up of geriatric COPD patients. Materials and Methods: Our research; The study was carried out in patients with a diagnosis of COPD at geriatric age who applied to the service and outpatient clinics of Van Yüzüncü Yıl University, Faculty of Medicine, Department of Chest Diseases. It is of descriptive and cross sectional type. Study; It was conducted with patients who were in the service and outpatient clinics of Van Yüzüncü Yıl University Faculty of Medicine Chest Diseases Clinic for follow up and treatment on 01.02.2023-01.05.2023. Materials and Methods: Our study aimed to reach 115 patients, more many patients were reached, but 116 patients voluntarily agreed to participate in our research. The survey was conducted by Dr. Celal Sağmış and İntern Dr. Diyar Varışlı. Survey content; It consists of 30 questions, which are the content of the Geriatric Depression Scale, which is made to understand the sociodemographic characteristics of the patients, their diagnoses, the clinical status of COPD according to the GOLD Classification, whether they have depression, and the severity of depression, if any. Data were evaluated as number, percentage, mean, standard deviation, smallest and largest using IBM SPSS Statistics 20 program, Normal Distribution Correlation tests were used for statistical analysis and p<0.05 value was considered statistically significant. The effect size of the study was 0.3 and the power was 90%. Results: In our study, which was directly conducted by physicians, 116 patients participated. Of these, 73 (62.9%) were male and 43 (37.1%) were female. When evaluating the correlation between the patients' pack-years of cigarette exposure and their genders, it was observed that cigarette exposure was mostly experienced by males with a high level of significance (p=0.000) and a moderate correlation (Spearman correlation coefficient=0.663). Due to significant differences between male and female genders in terms of biomass and cigarette use, a decision was made to create a new parameter combining cigarette and biomass exposure. The total exposure was calculated by adding the pack-years of cigarette exposure and the years of biomass exposure, resulting in "total exposure pack-years + years." When this parameter was created, there was a significant difference between genders, but no difference was observed. When the patients were classified according to the GOLD classification determined by the Chest Diseases physician, it was found that 28 patients (24.1%) were classified as Class A, 45 patients (38.8%) as Class B, 21 patients (18.1%) as Class C, and 22 patients (19%) as Class D for the severity of COPD. When the depression status was evaluated with the GDS (Geriatric Depression Scale) results, it was found that 30 individuals (25.9%) had scores between 0-10, indicating normal status; 16 individuals (13.8%) had scores between 11-13, indicating possible depression; 39 individuals (33.6%) had scores between 14-20, indicating depression; and 31 individuals (26.7%) had scores between 21-30, indicating severe depression. When the correlation between the severity of COPD according to the GOLD classification and the severity of depression according to the GDS scale was evaluated, the data were significant (p=0.01) but weakly correlated (Pearson's correlation coefficient=0.302). Conclusions: In our study, when depression severity according to the GDS was compared for COPD patients evaluated using GOLD classification, it was seen that depression severity increased similarly with COPD severity weakly and positively correlated. In addition, it was observed that all COPD patients are three times more likely to have depression than the general population. Therefore, it has been concluded that all COPD patients should be evaluated in terms of depression.