Özet: AMAÇ: Düşük ejeksiyon fraksiyonlu kalp yetmezliğinde uygulanan demir III karboksimaltoz tedavisinin sol ventrikül sistolik fonksiyonlarına etkisini objektif ve etkili bir yöntem olan longitudinal strain ekokardiyografi ile değerlendirmek. GEREÇLER VE YÖNTEM: Çalışmamız Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi kardiyoloji polikliniğine başvuran ve düşük ejeksiyon fraksiyonlu kalp yetmezliği nedeniyle takip edilen 49 hasta birey ile yapıldı. Hastaların tedavi öncesi hemoglobin, demir düzeyi, demir bağlama kapasitesi, transferrin satürasyonu (TSAT) ve BNP düzeyi bakıldı, ferritin<100 ng/ml ya da ferritin 100-299 ng/ml olup TSAT<%20 olan hastalar çalışmaya dahil edildi. Tüm hastaların tedavi öncesi konvansiyonel ekokardiyografi, 2D global longitudinal strain (GLS) ekokardiyografi yapıldı. Tedavi sonrası 12. Haftada tüm hastalarda tedavi hedefine ulaşıldı ve 2D GLS ekokardiyografi, BNP düzeyi kontrol edildi. Tedavi öncesi ve sonrası bu parametreler arasında istatiksel fark araştırıldı. Tüm analizlerde p<0.05 anlamlı kabul edildi. BULGULAR: Toplamda 49 hasta (35 erkek, 14 kadın, ortalama yaş 65,3±9,4) çalışmaya dahil edildi. Hastaların tedavi öncesi apikal 3 boşluk GLS değeri -9,34±3,52 iken, tedavi sonrası -9,09±3,49 (p=0,370) olduğu ve bu farkın istatiksel olarak anlamlı olmadığı görüldü. Hastaların tedavi öncesi apikal 4 boşluk GLS değeri -8,5±3,24 iken, tedavi sonrası -8,39±5,45 (p=0,983) olduğu ve bu farkın istatiksel olarak anlamlı olmadığı görüldü. Hastaların tedavi öncesi apikal 2 boşluk GLS değeri -9,08±4,77 iken, tedavi sonrası -9,51±5,22 (p=0,154) olduğu ve bu farkın istatiksel olarak anlamlı olmadığı görüldü. Hastaların tedavi öncesi ortalama GLS değeri -8,36±4,76 iken tedavi sonrası -8,32±5,62 (p=0,634) olduğu ve bu farkın istatiksel olarak anlamlı olmadığı görüldü. Benzer şekilde anemik olan hastalarda da tedavi sonrası GLS değerlerinde anlamlı bir değişiklik izlenmedi (p=0,342). EF<%25 olan İleri evre kalp yetmezliği olan gurupta da tedavi GLS değerlerinde anlamlı bir değişiklik göstermedi (p=0,352). Hastaların tedavi öncesi BNP değeri 590±847 pg/ml iken tedavi sonrası 467±308 pg/ml (p=0,165) olduğu ve bu farkın istatiksel olarak anlamlı olmadığı görüldü. SONUÇ: Çalışmamız sonucunda kalp yetmezliğinde demir eksikliği anemisinde uygulanan demir III karboksimaltoz tedavisinin kısa dönemde sol ventrikül GLS değerlerini ve BNP düzeyini etkilemediği görüldü.

Abstract:AİM: To evaluate the effect of iron III carboxymaltoze treatment on heart failure with reduced ejection fraction with objective and effective method longitudinal strain echocardiograpy. MATERIALS AND METHODS: Our study was conducted with 49 patients who applied to the cardiology outpatient clinic of Van Yüzüncü Yıl University and were followed up for heart failure with reduced ejection fraction. Hemoglobin level, iron capacity, transferrin saturation (TSAT) and BNP level were measured before the treatment of the patients, and patients with ferritin <100 ng/ml or ferritin 100-299 ng/ml and TSAT <20 were included in the treatment. Conventional echocardiography and 2D global longitudinal strain (GLS) echocardiography were performed in all patients before treatment. Treatment target was achieved in all patients post-treatment at 12 weeks 2D GLS echocardiography and BNP levels were controlled. The statistical difference between these parameters before and after treatment was investigated. In all analyzes, p <0.05 was considered to be significant. RESULTS: A total of 49 patients (35 males, 14 females, mean age 65.3±9.4) were included in the study. While the apical 3-chamber GLS value was -9.34±3.52 before the treatment, it was -9.09±3.49 (p=0.370) after the treatment and this difference was not statistically significant. While the apical 4-chamber GLS value of the patients was-8.5±3.24 before treatment, it was -8.39±5.45 (p=0.983) after treatmentand this difference was not statistically significant. While the apical 2-chamber GLS value of the patients was-9.08±4.77 before the treatment, it was -9.51±5.22 (p=0.154) after the treatment and this difference was not statistically significant. While the mean GLS value of the patients was-8.36±4.76 before the treatment, it was -8.32±5.62 (p=0.634) after the treatment and this difference was not statistically significant. Similarly, no significant change was observed in GLS values after treatment in anemic patients (p=0,342). Treatment did not show a significant change in GLS values in the group with advanced heart failure with EF<25% (p=0.352). It was observed that the BNP value of the patients before the treatment was 590±847 pg/ml, while it was 467±308 pg/ml (p=0.165) after the treatment, and this difference was not statistically significant.